ergenlikte beslenme

Ergenliğe geçişte alınan gıdalara dikkat!



Ülkemizde özellikle 6. sınıftan itibaren lise son sınıfa kadar öğrencilerin yaşadıkları uzun ders çalışma ve sınava hazırlık süreleri onların bedensel ve zihinsel yorgunluğunu artırarak çalışma performansını azaltıyor.
27 Ekim 2007 08:21
Yazı boyutunu büyütmek için


Ülkemizde özellikle 6. sınıftan itibaren lise son sınıfa kadar öğrencilerin yaşadıkları uzun ders çalışma ve sınava hazırlık süreleri onların bedensel ve zihinsel yorgunluğunu artırarak çalışma performansını azaltıyor.

Bu süre zarfında, çocukların bedensel ve zihinsel yönde gelişimlerine destek olunması gerekiyor. Yeterli ve dengeli beslenme, özellikle büyüme çağındaki çocukların fiziksel ve zihinsel gelişimleri açısından son derece önemli oluyor.

Fiziksel ve zihinsel performansın artırılması için bütün gece süren açlıktan sonra güne, yeterli ve dengeli yapılan bir kahvaltı ile başlanması gerekiyor.

Beslenmede uyulması gereken altın kurallar şöyle:

Rafine şeker tüketimini mümkün olduğunca azaltarak kan şekerini dengeleyici kompleks karbonhidrat kaynaklarının (kuru baklagiller, tam tahıl ürünleri vb.) tüketiminin arttırılması,

Kuru baklagiller, kuru meyveler, pekmez, tahin, yeşil sebzeler gibi demirden zengin besinlerin yeterli miktarlarda alınması,

Sinir sisteminin çalışmasında etkin B vitaminleri, magnezyum ve biotinden zengin besinlerin (tam tahıl ürünleri, koyu yeşil yapraklı sebzeler, ceviz, badem, fındık gibi yağlı tohumlar vb.) tüketiminin arttırılması,

Bağışıklık sistemini güçlendirici C vitamininden zengin (portakal, yeşil biber, patates gibi) ve beta karotenden zengin besinlerin (havuç, koyu yeşil yapraklı sebzeler, sarı- turuncu meyveler) tüketiminin arttırılması,

Ders çalışırken, şeker ve şekerli besinler, cips, kuruyemiş, gazlı içecekler gibi besinler yerine süt, yoğurt, sütlü tatlılar, ekmek arası peynir, taze sıkılmış meyve suları ve kuru meyvelerin tercih edilmesi,

Günlük kafein tüketiminin en fazla 2 fincan kahve ile sınırlandırılması,

Strese bağlı vücutta oluşan toksinlerin atılmasını kolaylaştırmak amacıyla günde en az 8-10 bardak su tüketilmesi önerilmektedir.(



Sağlığın sesi

PKK yi MiT Kurdu

Fırat: PKK, yüzde 100 Kemalist bir parti



Eski milletvekillerinden ve Şeyh Said'in torunu olan Abdülmelik Fırat, PKK konusunda kamuoyunda pek gündeme getirilmeyen iddialar ortaya attı.
27 Ekim 2007 17:57
Yazı boyutunu büyütmek için


Halis GÜLMEZ'in haberi

Son yıllarda Kürt halkı nezdindeki desteğini kaybetmeye başlayan PKK, etkinlik alanını artırırken, PKK’nın dış ve iç bağlantılarıyla ilgili çarpıcı iddialar ortaya atıldı

Türkiye’nin son çeyrek asırlık döneminde başlı başına bir bela halini alan PKK, kuruluşundan bu yana her anlamda tartışıldı. Son dönemde saldırılarını sıklaştıran ve çok sayıda askerin şehit olmasına sebep olan PKK’nın saldırı politikası da tartışılır oldu.

Türkiye’nin Kuzey Irak’a çekilmesi maksadıyla saldırıların sıklaştırıldığı, en çok dillendirilen iddialar arasında. Peki, bölgedeki en büyük projelerde böylesine çokça dillendirilen bir örgütün bitmesini kimler istemiyor olabilir? Dış güçler tarafından desteklendiği artık herkes tarafından malum olan PKK’nın içeride bitmesini istemeyen güçler hangileri?

“PKK’YI TÜRK İSTİHBARATI KURDU”

Şeyh Said'in torunu olan eski milletvekili Abdülmelik Fırat, PKK’nın kuruluşu ve şu anki durumuyla ilgili çarpıcı açıklamalarda bulundu. Terörün tek taraflı olmadığını kaydeden Fırat, “Bunun sahipleri var. PKK’yı MİT kurmuştu. Genelkurmay’ın Özel Harp Dairesi bu işle meşgul. PKK’nın bitmesi istenilmiyor” dedi.

“Kemalist sistem Kürtleri yok farz ettiği için hepsini imha etmek istiyorlar” iddiasında bulunan Fırat, “Operasyonun hedefi de PKK’yı bitirmek değil, bu bahaneyle Kuzey Irak’a girmek” şeklinde konuştu. Kürt meselesinin konuşulmak istenmediğini belirten Fırat, PKK’nın dünyanın her tarafında örgütlenen bir güç haline geldiğini söyledi ve sözlerine şöyle devam etti:

“PKK şiddet kullanan bir partidir. Şiddetin çoğunu da kendi arkadaşlarına, Kürtlere karşı kullanıyor. Derin devlet PKK’nın bitmesini istemiyor. Demokratik bir düzende istemiyor, Türkiye’nin Avrupa Birliği’ne girmesini de istemiyor. PKK Kürtler için çalışan bir parti olsaydı şiddet işlerine girmezdi ve Türkiye’nin AB’ye girmesiyle demokratik bir sistem de oluşurdu.”

PKK’nın şiddet unsurunun ABD ve Avrupa tarafından da kullanılmak istendiğini ifade eden Abdülmelik Fırat, “PKK yüzde 100 Kemalist bir partidir. Kürtlerin örf ve âdetine saygı duymayan bir örgüttür. Kemalistlerin yapamadığını Türkiye’de yapmaya çalışan bir örgüttür. PKK’nın çıkış noktası Türk istihbaratıdır” diye konuştu.

“PKK BİR FİNANS HAREKETİ”

Daha önce Abdullah Öcalan’ı MİT’te gördüğü yolunda haberler çıkan gazeteci Avni Özgürel de PKK’nın sadece bir silahlı hareket olmadığına dikkat çekiyor.

“PKK bir finans hareketi; silah, uyuşturucu ticareti hareketi” diyen Özgürel, “Buna bağlı olarak hukuk bürolarından istihbarat birimlerinin buna dayalı örgütlenmeleri var. Gazeteleri, televizyonları, şirketleri var. Örgüt ortadan kalktığında işsiz kalacak ve rantı kaybedecek birçok insan var” dedi.

Bu bakımdan her manada PKK’nın ayakta kalması için çaba sarf eden insanlar olacağının altını çizen Avni Özgürel, “Bu büyük güçler çerçevesinde yurt içinde de PKK’nın bitmesini istemeyen çevreler var. Uluslararası bu örgütten nemalanan çok sayıda insan var” ifadelerini kullandı.

Vakit