M.Kemal ve terör
Harbiye'de ve Harp Akademisi'nde, memleket ve millet davalarý ile ilgilenmesi, düþüncelerini cesaretle ifadeden çekinmemesi sebebiyle aydýn ve inkýlâpçý bir subay olarak tanýnmýþtý. Devir istibdat idaresi idi ve bu davranýþlarý aleyhine olabilirdi; ancak çevresince gerçekten çok seviliþi, düþüncelerinde samimi oluþu, onun herhangi bir tertibe kurban gitmesini önlemiþti. Bununla beraber Harp Akademisi'nden mezuniyetini izleyen günlerde istibdat ve padiþahlýk rejimi aleyhindeki düþünceleri ve durumu, þüphe çekerek birkaç ay Istanbul'da tutuklu kaldý;
sonra bir nevi sürgün olarak vazife ile 5 Subat 1905 tarihinde Suriye bölgesine, Sam'a atandý.
�?am'da 5. Ordu'nun emrinde kaldýðý üç yýl içinde Suriye'nin hemen her yerini görevle dolaþmýþ, memleket idaresindeki aksaklýklarý, ordunun eðitim ve öðretimindeki eksiklikleri daha da yakýndan görmüþtü.
Vatan ve Hürriyet Cemiyetini kurmasi
Mustafa Kemal, burada 1906 yili Ekim ayi içinde güvendiði bazý arkadaþlarýyla gizli olarak "Vatan ve Hürriyet Cemiyeti"ni kurdu.
Bu arkadaþlarýyla beraber Beyrut, Yafa ve Kudüs'te de kurduklarý cemiyeti geniþletti.
Bir ara gizli olarak Mýsýr ve Yunanistan yoluyla Selânik'e geçerek burada da "Vatan ve Hürriyet Cemiyeti"nin bir þubesini açtý ve tekrar �?am'a döndü. �?am'dan uzaklaþýþý hükûmetçe duyuldu ise de âmirleri kendisini koruduðundan bir ceza yoluna gidilmedi. Bir süre daha �?am'da kaldý. Bu sýralarda 20 Haziran 1907 tarihinde Kolaðasý (kýdemli yüzbaþý) oldu ve �?am'daki Ordunun Kurmay Baþkanlýðýnda bir göreve getirildi.
Mustafa Kemal 13 Ekim 1907'de merkezi Manastýr'da bulunan 3. Ordu Karargâhýna atandý. Bu Karargâhýn Selânik'teki þubesinde çalýþmak üzere Selânik e geldi. Bu sýralarda Selânik'teki "Vatan ve Hürriyet Cemiyeti" üyelerini de içine almýþ olan ittihat ve Terakki Cemiyeti" faaliyet halinde idi. Mustafa Kemal de Selânik'e geliþini takiben bu cemiyete dahil olarak hizmet görmeye baþladý. Memleketin istibdat idaresinden kurtarýlmasý, yapýlacak yenilikler onun da baþ düþüncesiydi. Selânik'e geliþini takiben kýsa bir süre sonra 22 Hazýran 1908 de Üsküp-Selânik arasýndaki demiryolu müfettiþliði de 3. Ordu Karargâhýndaki görevine ek olarak kendisine verildi.
Bu esnada Rumeli'de büyük faaliyet gösteren "�?ttihat ve Terakki Cemiyeti" Abdülhamit'i, 1876 Anayasasýný yeniden yürürlüðe koymaya ve kapatýlan Meclis-i Mebusan'ý tekrar toplantýya çaðýrmaya zorlamaktadýr. "Ittihat ve Terakki Cemiyeti nin bu giriþimleri adým adým II. Meþrutiyetin ilânýna uzandý.
23 Temmuz 1908 tarihinde �?kinci Meþrutiyet ilân edildiði zaman Mustafa Kemal, Kolaðasý rütbesiyle Selânik'te askerî görevini sürdürmekte, bir yandan da "�?ttihat ve Terakki Cemiyeti" içinde çalýþarak �?stanbul'daki siyasi geliþmeleri yakýndan izlemektedir. O, II. Meþrutiyet gibi büyük bir inkýlâbý takiben yapýlanlarý kâfi görmüyor; bu fýrsattan yararlanýlarak memlekette daha büyük ve daha köklü deðiþikliklerin gerçekleþtirilmesi gereðine inanýyordu. Fakat kendisinin görüþleri "�?ttihat ve Terakki Cemiyeti ileri gelenlerinin görüþ ve düþüncelerine uymadý. Buna raðmen fikirleriyle zamanýn söz sahibi kiþilerini uyarmaktan da çekinmiyordu.
II. Meþrutiyet'in ilâný üzerinden henüz bir sene geçmemiþti ki �?stanbul'da 13 Nisan 1909'da bu harekete karþý, gerici çevrelerce desteklenen büyük bir isyan geliþti. Mustafa Kemal, 31 Mart Vak'asý olarak bilinen bu isyaný bastýrmak üzere Rumeli de oluþturulan Hareket Ordusu'nun Kurmay Baþkanlýðýna getirildi ve bu ordu ile 19 Nisan 1909 tarihinde �?stanbul'a geldi. Hareket Ordusu'nun gerek yolda gerekse �?stanbul'daki sevk ve idaresinde Kurmay Baþkaný olarak önemli hizmetler gördü. Hareket Ordusu'nun �?stânbul'a girdiði gün halka hitaben yayýmlanan beyannameyi kendisi yazmýþtý. Hareket Ordusu'nun duruma hakim oluþundan sonra Abdülhamit tahttan indirildi, yerine Sultan Reþat getirildi. Mustafa Kemal, bu gerici olayýn bastýrýlmasýndan sonra �?stanbul'da çok kalmayarak 16 Mayýs 1909'da tekrar Selânik'e döndü. Bu sýralarda Selânik ve çevresinde yapýlan mânevralarda, tatbikatlarda düþünce ve görüþlerini cesaretle savunuyor; bu ise bazý üstlerinin dikkatini çekerken bazýlarýnýn da tahammülsüzlüðüne sebep oluyordu. Kendisi, bir yandan da askerî eðitim konularý üzerinde telif ve tercüme eserler hazýrlýyordu.
O, II. Meþrutiyet'i takiben Ordu'nun "�?ttihat ve Terakki Cemiyeti" ile sýký alâkasýnýn ve siyasete karýþmasýnýn tehlikelerini sezinlemeye baþlamýþ, bu görüþlerini 22 Eylül 1909' da Selânik'te toplanan "�?ttihat ve Terakki Bûyük Kongresi"nde açýkça dile getirmiþti. Fâkat Cemiyetin önde gelenleri onun bu görüþlerini paylaþmadýlar. Mustafa Kemal de kendisini Cemiyetten uzak tutarak doðrudan doðruya askeri vazifesine verdi. "�?ttihat ve Terakki Cemiyeti" ile anlaþmazlýðý ve aralarýnýn açýlmasý böyle baþladý.
Mustafa Kemal, Selânik'teki görevini baþarý i1e yürütürken 1910 yýlý Eylül ayýnda Pik2ýrdi manevralarýný izleme amacýyla Fransa'ya gönderildi. Burada Fransýz Ordusunu ve komutanlarýný yakýndan tanýdý. Selânik'e dönüþünden kýsa süre sonra 1911 Mart'ýnda Arnavutluk'ta bir isyan çýktý. Bu isyaný bastýrmak üzere düzenlenen harekâtta Harbiye Nazýrý Mahmut �?evket Paþa'nýn yanýnda görev aldý.
Mustafa Kemal, 15 Ocak 1911' de 3. Ordu Karargâhýndaki görevinden alýnarak evvelâ 5. Kolordu Karargâhýnda, daha sonra yine Selânik'te bulunan 38. Piyade Alayý'nda görevlendirildi. Bu atamadan amaç, kendisine kýta hizmeti gördürerek onu baþarýsýzlýða sürüklemek; bu suretle þevk ve hevesini bir ölçüde kýrmak idi. Ama O, bu görevde de büyük baþarýlar gösterdi; eskiden olduðu gibi yine kumandanlarýnýn, arkadaþlarýnýn sevgi ve saygýsýný kazandý. Selânik garnizonundaki subaylar gittikçe onun etrafýnda toplanýyorlardý. Bu durum 3. Ordu Müfettiþliðinin hoþuna gitmedi. Onu Selânik'teki vazifesinden ayýrarak 27 Eylül 1911 tarihinde �?stanbul'da Genelkurmay Baþkanlýðýnda bir göreve tayin ettiler. Mustafa Kemal bu atama üzerine �?stanbul'a gelerek bir süre Genelkurmay Baþkanlýðýnda çalýþtý.
5 Ekim 1911'de �?talyanlar Trablusgarp'a hücum ederek istilâ hareketlerine baþlamýþlardý. Mustafa Kemal, bu bölgede görev almak üzere
15 Ekim 1911' de �?stanbul'dan ayrýldý. Trablusgarp'a geliþini takiben bir süre Tobruk ve Derne Bölgelerinde gönüllü mahalli kuvvetlerin baþýnda bulundu.
12 Mart 1912 de Derne Komutanlýðýna getirildi. Bu sýralarda
27 Kasim 1911 tarihinde binbaþýlýða terfi etti.
Mustafa Kemal Tobruk´ta
5 Ekim 1911'de �?talyanlar Trablusgarp'a hücum ederek istilâ hareketlerine baþlamýþlardý. Mustafa Kemal, bu bölgede görev almak üzere 15 Ekim 1911'de �?stanbul'dan ayrýldý. Trablusgarp'a geliþini takiben bir süre Tobruk ve Derne Bölgelerinde gönüllü mahalli kuvvetlerin baþýnda bulundu.12 Mart 1912 de Derne Komutanlýðýna getirildi. Bu sýralarda 27 Kasim 1911 tarihinde binbaþýlýða terfi etti.
Mustafa Kemal: 1. Dünya harbine katilmamiz sakincalidir
Mustafa Kemal geliþen siyasi ve askeri olaylarý büyük bir dikkatle izlemekte; bir taraftan da görüþ ve düþüncelerini Harbiye Nezaretine bildirmekte idi. Ona göre katýlma zorunlu hale gelmedikçe Osmanlý Devleti bu büyük savaþýn dýþýnda kalmalýydý.
Kaynak link: http://www.ulkuocaklari.org.tr/
ataturk/0011.htm
18 Nisan 1915
Atatürk'ün komutasýndaki 19. Tümenin, 5. Ordu'nun genel ihtiyatýný oluþturmak üzere Bigalý'ya gönderiliþi
Canakkale Savaslatinin bas komutani Liman von Sanders idi
Genelkurmay Baþkanlýðý da 23 Mart 1915 tarihinde Gelibolu'da 5. Ordu kurulmasýna karar vermiþ, Komutanlýðýna da Alman Generali Liman von Sanders'i atamýþtý.
link:yukardaki
Mustafa Kemal´in tümeni Bigalida konuclanmisti.
Liman von Sanders, muhtemel düþman taarruzuna karþý kuvvetlerini üç gruba ayýrarak planýný yapmýþ; Mustafa Kemal'in baþýnda bulunduðu kuvvetleri ordu ihtiyatýna almýþtý. Mustafa Kemal bu plan gereðince
18 Nisan 1915 günü Tümeniyle Bigalý'ya geçti.
19. tümen
Link: http://www.ulkuocaklari.org.tr/
ataturk/0011.htm
Mustafa Kemal 1915 in son aylarinda Canakkaleden uzaklastirildi.
Mustafa Kemal, Çanakkale Muharebelerinin eski þiddetini kaybettiði 1915 yýlýnýn son aylarýnda, son bir taarruzla düþmaný tutunduðu kýyýlardan da sökerek onu tam maðlûp duruma düþürmek görüþünde idi. Ancak bu teklifi, Ordu Komutaný Liman von Sanders tarafýndan, düþmanýn da kýyýdan yapacaðý topçu ateþinin aðýr zayiat verdirebileceði endiþesiyle benimsenmedi. Artýk bu cephede yapacak bir þey kalmamýþtý.
Mustafa Kemal´in görevi Fevzi Cakmak´a verildi
Mustafa Kemal, 10 Aralýk 1915' te "Anafartalar Grubu Komutanlýðý"ný, Fevzi (Çakmak) Paþa'ya býrakarak izinli olarak Çanakkale den ayrýldý; �?stanbul a döndü.
M.Kemal Filistin komutani
Mustafa Kemal Paþa,14 �?ubat 1917'de Hicaz Kuvve-i Seferiyesi Komutanlýðýna atanmasý üzerine �?am'a giderek Sina Cephesini teftiþ etti
M.Kemal Suriye Cephesinde
5 Temmuz 1917 tarihinde Yýldýrým Ordularý Grubu Komutanlýðýna baðlý olarak Halep'te kurulmasý kararlaþtýrýlan 7. Ordu'nun baþýna getirildi. Bu cephenin umumî idaresi Falkenhein adlý bir Alman generaline verilmiþti. Mustafa Kemal Paþa,
15 Aðustos 1917 günü Halep'e gelerek göreve baþladý.
Fakat bir süre sonra General Falkenhein ile aralannda askeri görüþler ve uygulanacak harekat bakýmýndan anlaþmazlýk çýktý; bu anlaþmazlýk sonucu Mustafa Kemal Paþa,
1917 Ekim baþlarýnda istifa (istifa degil, izinli olarak, görev alanindan uzaklasti) mecburiyetinde kaldý.
General Falkenhein'in yerine Yýldýrým Ordular Grubu Komutanlýðýna getirilmiþ olan General Liman von Sanders'in emrindeki 7. Ordu'ya Aðustos 1918' de tekrar komutan oldu ve
15 Aðustos 1918 günü Halep'e geldi. Mustafa Kemal, bu cephede �?ngilizlere karþý baþarýlý müdafaa savaþlarý yaptý. Takviyeli �?ngiliz kuvvetleri karþýsýnda, O'nun maharet ve dirayeti sayesinde, bu bölgedeki Türk Ordusu daðýlmaktan kurtarýlmiþ; büyük bir düzen içinde Halep'e kadar çekilme baþarýsýný göstermiþti.
Ordu dagitiliyor
Mondros Mütarekesi'nden 5 gün sonra, 5 Kasým 1918'den itibaren Harbiye Nezaretinden Mondros Mütarekesi gereðince ordulara terhis emirleri gelmeðe baþladý.
Halk düsmana karsi koymaya basliyor
milletimiz, haksýz iþgal ve istilâlara karþý nefsini müdafaa yolunda her çabayý gösteriyor; memleketin çeþitli yörelerinde düþmanla mahalli kuvvetler arasýnda çarpýþmalar oluyordu. Diðer taraftan mütecaviz dügmana karþý koymak ve kurtuluþ çareleri aramak üzere Anadolu'da yer yer milli teþkilâtlar oluþturuluyordu. Ancak bütün bu kuruluþlar, ayrý ayn çalýþmalarý sebebiyle istenilen ölçüde etkili olamýyorlar, bütün memleketi kapsayan bir hareket ve birlik gösteremiyorlardý.
kuvayy-i milliye hareketi basliyor
Mütareke Türkiye'si, aklýn alamayacaðý derecede karýþýk bir Türkiye'dir. Bölgesel direnme hareketlerine öncülük eden Müdafaa-i Hukuk, Muhafaza-i Hukuk, Redd-i �?lhak gibi cemiyetlerin yaný sýra özellikle �?stanbul'da güya kurtuluþ çareleri arayan yüzlerce cemiyet kurulmuþtu. �?ngiliz Muhipleri Cemiyeti, Wilson Prensipleri Cemiyeti, Türk-Fransýz Muhipleri Cemiyeti, Cemiyet-i Akvam, Müzaheret Cemiyeti bunlann baþlýcalarýdýr. Kurtuluþ çareleri deðiþikti. Bir kýsmý �?ngilizlerin, bir kýsmý Fransýzlarýn himayesini istiyordu, bir kýsmý Amerikan mandasýný öneriyordu. Bir kýsým kimseler de Mondros Mütarekesi gereðince padiþah ve halife için hükümranlýk hakký tanýnan küçük bir bölgede Osmanlý Devleti'ni sembolik olarak devam ettirme düþüncesinde idiler. Memleketin içinde bulunduðu karýþýklýktan istifade çareleri arayan bazý cemiyetler de vatan topraklarý üzerinde millî birliði parçalayýcý faaliyetlere giriþmiþlerdi.
Mustafa Kemal Samsun´da
Artýk Anadolu'ya geçerek Millî Mücadele bayraðýný açmak gerekiyordu. �?þte bu sýralarda, Mustafa Kemal Paþa'yý �?stanbul'dan uzaklaþtýrmak amacýyla, kendisine Dokuzuncu Ordu Müfettiþliði teklif edildi. Mustafa Kemal Paþa, kendisine geniþ salâhiyetler tanýyan bu vazifeyi kabul etti.
16 Mayýs 1919 günü Bandýrma vapuru ile �?stanbul'dan hareket eden Mustafa Kemal Paþa,19 Mayýs 1919 sabahý Samsun'da Anadolu topraklarýna ayak bastý.
Kendisinin Anadolu'ya gönderiliþ gerekçesi, "Samsun ve çevresindeki asayiþsizliði yerinde görüp incelemek ve tedbir almaktan ibaretti. Hükûmete verilen �?nqiliz raporlarýnda, bu bölgede Türklerin, Rumlara karþý gerilla hareketine giriþtikleri ve bölgenin asayiþini bozduklarý bildirilmekte ise de durum tam tersine idi. Bu bölgede, Pontus Rum Devleti kurma amacýna yönelik geniþ bir Rum faaliyeti vardý. Baský gören Rumlar deðil, Türklerdi. Rum Patrikhanesinden idare edilen Mavri Mira Cemiyeti bu bölgede kurduðu çeteler vasýtasýyla Türk köylerini basýyor, katliamlar yapýyor, yerli halký yýldýrmak istiyordu. Bu giriþimlere karþý vatansever Türkler de mukabil çeteler oluþturmuþlar; bölge Rumlarý ile mücadeleye baþlamýþlardý.
Bütün bu gerçeklere raðmen Mustafa Kema1 Paþa'ya verilen talimat gereðince bölge Türklerinin direnmeleri önlenecekti.
Mustafa Kemal Paþa, görevi kabul için Ordu Müfettiþliði sýfatý ve geniþ salâhiyetler istedi. �?stanbul Hükûmeti bu istekleri de kabul etti.
Saray ve �?stanbul Hükümeti, Mustafa Kemal Paþa'nýn bu görevi yapacaðýný zannetmiþti. Oysaki Mustafa Kemal'in düþünceleri tamamen baþka idi. Ama bu görev, kuþkularý çekmeksizin Anadolu ya geçmek için deðerlendirilmesi gereken bir fýrsattý. Kendisine verilen yetkileri de, geri alýnýncaya kadar milletin menfaatleri adýna kullanmak vicdanî bir davranýþ idi. Esasen olaylarýn akýþý da kýsa zamanda bunu ispatlayacaktý. Mustafa Kemal Paþa �?stanbul'dan ayrýlmadan önce baþta sadrazam olmak üzere kabine azalarýnýn hemen hepsi ile ve en sonunda Padiþahla görüþmüþtü.
Kazim Karabekir´i isbirligine daveti
Mustafa Kemal Paþa, Anadolu'ya geçer geçmez planýný uygulamaya baþladý.
21 Mayýs 1919'da Kâzým Karabekir'e çekti. Telgrafta bu davranýþýný þöyle belirtiyordu: "Umumî durumumuzun aldýðý vahim þekilden pek müteessirim. Millet ve memlekete borçlu olduðum en son vicdani vazifeyi yakýndan müþterek çalýþma ile en iyi þekilde yerine getirmek mümkün olacaðý kanaati ile bu son memuriyeti kabul ettim".
Tercümeci Atatürk
23 �?ubat 1908
Atatürk'ün General Litzmann'dan çevirdiði "Takýmýn Muharebe Talimi" adlý -askerî eðitimle ilgili- kitabýn Selânik'te yayýmlanmasý
Atatürk'ün, General Litzmann'dan çevirdiði "Bölüðün Muharebe Talimi" adlý -askerî eðitimle ilgili- kitabýn �?stanbul'da yayýmlanmasý
Ordu siyesetten cekilmelidir
22 Eylül 1909
Selânik'te "�?ttihat ve Terakki Büyük Kongresi"nin toplanýþý
(Atatürk, bu kongrede bir konuþma yaparak ordunun siyasetten çekilmesi gereðini savunmuþtur.)
11 Mart 1916
Atatürk'ün, Karargâhý Diyarbakýr'a nakledilmesi kararlaþtýrýlan 16. Kolordu Komutanlýðýna atanmasý
(Baþkomutan Vekili Enver Paþa, bugün Atatürk'e telgraf çekerek Kolordu Karargâhýyla Resülayn (Ceylanpýnar) üzerinden hemen Diyarbakýr'a hareket etmesini istemiþtir.)
Fikir7 Manset Haberler
10 Ekim, 2005
ATAT�RK TERÖRIST iDi ?
Yazar: mim Tarih: 10.10.05
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder